BAĞIMLILIKLAR

Bağımlılık modern dünyanın hızlı değişimi ve gelişimiyle birlikte birçok çeşidi ile karşılamakta olunan bir problemdir. Bağımlılık, insanın sağlığını fiziksel, psikolojik ve zihinsel açılardan olumsuz etkileyen bir maddenin ya da bir eylemin o insanın hayatında yer etmesi ve sürekli tekrar etmesidir. Bağımlılık dendiğinde akıllara sıkça gelen bağımlılık türü madde bağımlılığı türleridir fakat insanın birçok açıdan incelenmesiyle birlikte aslında çok daha fazla bağımlılık türleri karşımıza çıkmaktadır. Bunlardan birkaçı örnek verilecek olursa internet ve teknoloji bağımlılığı, ilişki bağımlılığı, seks bağımlılığı, alışveriş bağımlılığı gibi türler son birkaç yılda oldukça karşılaşılan bağımlılık türleridir. Bu türler kendi aralarında madde bağımlılığı ve davranış bağımlılığı olarak ayrılmakta ve kişide belirtileri bulunan bağımlılık alanına göre uzmanlarınca tedavi edilebilirler. Bağımlılıkta iyileşme süreci belli bir sabır ve süreklilik gerektirmektedir. Her kronik hastalık gibi tamamen ortadan kalkması mümkün olmasa da bu iyileşme süreci düzelme ya da değişim olarak kendini gösterir.

Dünya Sağlık Örgütü’nün sınıflandırdığı madde bağımlılığı türleri:

ü Alkol

ü Kafein

ü Kenevir (esrar)

ü Halüsinojenler (LSD, meskalin, fensiklidin vb.)

ü Uçucular (tiner, benzin, gazolin, bali vb.)

ü Opiyatlar (morfin, eroin, kodein, metadon vb.)

ü Dinginleştirici, uyutucu ve kaygı gidericiler (diazepam, klorazepat vb.)

ü Uyarıcılar (amfetamin, ekstazi, kokain vb.)

ü Tütün

ü Diğer bilinmeyen maddeler

Davranış kaynaklı bağımlılık türleri ise,

ü İnternet Bağımlılığı

ü Kumar Bağımlılığı

ü Alışveriş Bağımlılığı

ü Seks (Sex) Bağımlığı

ü İlişki Bağımlılığı

ü Yeme Bağımlılığı olarak karşımıza çıkmaktadır.

Her bağımlılık türünün bireyin kendisine ve yakın çevresine verdiği zararın derecesi yadsınamaz. Fakat aile içerisinde eşler ve ebeveyn-çocuk arasındaki ilişkilere zarar veren ve oldukça sık karşılaşılan bağımlılık türünün detayından bahsetmek istiyoruz. İnternet bağımlılığı. İnternet bağımlılığı ya da diğer adıyla kontrolsüz internet kullanımı kişinin sosyal, fiziksel, bilişsel ve psikolojik ihtiyaçlarını olumsuz yönde etkilemektedir. Bir insanın çocukluktan itibaren bu ihtiyaçlarını karşıladığı ilk güvenli ortam aile ortamıdır. Anne ve babanın birbirleriyle ve çocukları arasındaki güvenli ve doğru iletişimi bu ihtiyaçları etkili bir şekilde karşılar. Günümüz sosyal medya ve internet kullanımı ile aile içindeki bu iletişim zayıflamış ve aile bireyleri bu ihtiyaçlarını sanal bir ortamda gidermeye başlamıştır. Bu sanal ortamın vereceği iletişim türü bir çocuğun ebeveynlerinden beklediği ihtiyaçları karşılamadığı gibi eşler arasında oluşacak olan güven, sevgi ve ait olma ihtiyaçlarını da elbette karşılamayacaktır, aksine bu durum güven ve sevgi bağlarını da zayıflatacaktır. Çocuğun kardeşleri ve arkadaşlarıyla geçireceği bir vakit onun iletişimini, kendini doğru ifade etmesini, güven ortamında ait olma hissini daha etkili ve verimli bir şekilde geliştirebilir. Bu gelişimi sanal ortamlarda (sosyal medya, video oyunları vs.) karşılayamayan çocuk daha zayıf ve doğru olmayan bir iletişim becerisi geliştirebilir ve ailesinden, arkadaş çevresinden koparak kendini yalnızlığa, depresyona ve kaygıya sürükleyebilir.

Bu bağımlılık türü aile içinde önemli bir rol model olan ve örnek teşkil eden anne-baba yönünden incelendiğinde, interneti ve sosyal medyayı aşırı kullanma eşler arasındaki muhabbeti ve ilgiyi azaltabilir. Gün içinde neler yaptığını, hangi zorluklarla karşılaştığını, neler hissettiğini eşine anlatmak isteyen bir kadın ya da erkek, beklediği ilgiyi ve alakayı göremediğinde kendi içinde huzursuzluklar yaşayabilir. Eşler arasındaki bu huzursuzluk çocuklara ve aileye de yansıyacak ve ortaya mutsuz bir aile senaryosu çıkacaktır. Çocuklar ve eşler aile içinde bulamadığı sıcak ve sevgi dolu ortamı dışarıda, sanal bir dünyada aramaya devam edecekler ve böylece bir kısır döngü içinde bu bağımlılık devam edecektir. Bu bağımlılığı önlemek adına aileler ve bireyler uzman bir kişiden destek almalıdır. Aileye verilecek eğitimlerle farkındalık kazandırılmalı ve aile üyelerinin birbirleri ile olan iletişim ve bağlarını güçlendirecek ödevler verilmelidir.

 

 

 

Arayınız...