Önce kalem düşüyor. Alıyorsunuz. Arkasından silgi. Alıyorsunuz. Susadı. Su getiriyorsunuz mutfaktan. Kalem düşüyor. Alıyorsunuz. Tuvaleti geliyor. Bekliyorsunuz. Geliyor. Mutfaktan bir elma alacakmış. Peki. Elma yok döndüğünde. Kalem de. Ve ne yaptığına dair en ufak bir fikri de tabii. Yeni bir kalem getiriyorsunuz. Çizmesi gereken iki sayfa çizginin nihayet bir satırını çizmeyi başarıyor. Ama çok sıkılmış. Daha fazla dayanamayacakmış. Sadece o mu? Gittikçe satırdan taşan, eğrilen çizgilere bakarak iç çekiyorsunuz: Ah çocuğum, belki bilmiyorsun ama sen o eğrileri defterine değil hayatımıza çiziyorsun.

Ne kadar tanıdık değil mi? Bu kısa öyküde anlatılan sizin çocuğunuz olabilir mi? Bir türlü başına oturulamayan oturulunca da bir türlü bitirilemeyen dersler… Hep bir yerlerde unutulan eşyalar, takip etmekte zorlanılan, bir şekilde takip edildi diyelim bu sefer de yanlış anlaşılan yönergeler. Televizyon, bilgisayar ya da cep telefonundan gözünü alamayan çocuğunuz. Zorlamanın faydası olmadığı gibi işler gittikçe daha çok sarpa sardı sanki. Yanlış giden bir şeyler var, farkındasınız, ama nerde olduğuna dair bir cevabınız yok ne yazık ki.

 Yaşamın gittikçe karmaşıklaştığı, insanların gün içerisinde yüzlerce uyaranla karşı karşıya kaldığı bir dünyada bu uyaranları doğru algılamak doğru değerlendirmek ve uygun cevapları oluşturmak sadece çocuklar için değil yetişkinler için de kolay değil çünkü. Bu kadar karmaşada yoğunlaşabilmek, yoğunlaşılan şeyde dağılmadan kalabilmek de. Zor. Ama imkansız değil. Hele çözümsüz hiç değil. Doğru ebeveyn, eğitmen tutumlarıyla desteklendiğinde, harika sonuçlar alınan metotlarımızla bu sorunun üstesinden gelebilirsiniz diyoruz.

Merkezimizde uygulanan yöntemler sonrasında artan bir dikkatle çocuğunuzun ve sizin hayatınızda nelerin değiştiğini kendi gözlerinizle görün. Hep söylediğimiz gibi HAYAT DİKKATE DEĞER.

Arayınız...