TEKNOLOJİ BAĞIMLILIĞI VE AİLE
Teknoloji bağımlılığı, bir diğer adıyla internet bağımlılığı ya da sanal bağımlılık, bilgisayar, mobil cihazlar, internet ve video oyunlarının olması gerekenden fazla kullanılması ile kişilerin sağlığını olumsuz yönde etkileyen bir bağımlılık çeşididir. Bu bağımlılık türünün en sık görüldüğü ergen ve çocuklar modern dünya ile beraber gelişen teknolojik imkanlarını daha kolay ve hızlı kavramakta, bu imkanların kontrolsüz kullanılmasıyla teknoloji bağımlılığı ortaya çıkmaktadır.
Teknoloji bağımlılığın çeşitleri incelendiğinde bunların sosyal medya bağımlılığı, oyun bağımlılığı, video-içerik üretme bağımlılığı, alışveriş bağımlılığı ve şans oyunları bağımlılığı olduğu görülmektedir. Birçok çeşidinin olmasıyla birlikte teknoloji bağımlılığının sebepleri de çeşitli olabilmektedir. Özellikle ergenlik ve çocukluk dönemlerinde sıkça rastlanan bu bağımlılık, çocuğun ya da ergenin arkadaş çevresinde kendini ait hissedememesi sonucunda deneyimlediği yalnızlık ve kaygı durumları ile çocuğu/ergeni teknolojiye ve sanal dünyaya itebilir. Utangaçlık ve sosyal anksiyete yaşayan çocuklar/ergenler gerçek ve aktif bir iletişimden koparak bu ihtiyacını sanal ortamda giderebilir. Bir diğer sebep olarak çocuk/ergen/yetişkin fark etmeksizin kişinin hayatındaki diğer bağımlılıkların dışa vurumu olarak teknoloji bağımlılığın da oluşması gözlemlenebilir. Herhangi bir bağımlılığa sahip bireylerin diğer bağımlılık türlerini de deneyimlemesi, herhangi bir bağımlılığa sahip olmayan bireylere kıyasla daha olasıdır. Aile içindeki iletişim ve aile üyelerinin birbirine bağlılığı da teknoloji bağımlılığını etkileyen bir faktördür.
Ailede ebeveyn ve çocuklar arasındaki iletişimle beraber eşlerin arasındaki iletişime de bakmak gerekir. Öncelikle bakılacak perspektif eşlerin/ebeveynlerin teknoloji bağımlılığıdır. Teknoloji bağımlısı bir baba ya da bir anne çocuklarıyla fazla iletişim içerisinde olmadığı gibi eşiyle de arasındaki bağı ve sevgiyi kıracak davranışlarda bulunabilir. Çocukların ve eşin ihmal edilmesiyle birlikte ailede çıkan huzursuzluklar ve tartışmalar bir süre sonra eşleri boşanmaya itebilmekte ve bir ailenin dağılmasına sebep olabilmektedir. Çocuklarıyla ilgilenen bir anne/baba ve kendisiyle ilgilenen bir eş beklentisi içinde olan birey, bu beklentinin gerçekleşmemesiyle beraber hayal kırıklığına uğramakta ve çözümü boşanmada aramaktadır. Boşanmanın psiko-sosyal sebepleri üzerine yapılan bir değerlendirmede eşlerin birbirini ihmal etmesi ve sanal bağımlılık üst sıralarda yer almaktadır. Çiftlerde teknoloji bağımlılığının genellikle erkek eşlerde daha sık görüldüğü ortaya konmuş, erkeklerin elektronik, teknoloji gibi kavramlara kadınlardan daha ilgili ve meraklı olduğu gözlemlenmiştir. Burada eşler uzman bir aile danışmanına başvurarak öncelikle bu bağımlılığın sebeplerini irdelemeli ve karşılıklı olarak evlilikten beklentilerini dile getirmelilerdir. Bu bağımlılığın sebeplerini ortadan kaldıracak ya da etkisini azaltacak yol haritası çizilmeli ve eşler adım adım bu haritada ilerlemeliler. Bağımlı olan eş yol açtığı sorunlarla süreç içinde yüzleştirilmeli ve yaptığı hataları fark etmesi sağlanmalıdır. Aile içinde artan iletişim ve bağ ile boşanma süreci yerine mutlu bir aile tablosu oluşturulabilir.
Bakılacak bir diğer perspektif çocuklarda gelişen teknoloji bağımlılığıdır. Bu durumu fark eden ebeveynlerin yapması gereken öncelikle bu durumu yardım almadan çözüp çözemeyeceklerine karar vermeleridir. Eğer bu durumun kendilerini aştığını fark edeceklerse uzman bir psikolog/danışmandan yardım almaları doğru olacaktır. Bağımlılık bir hastalıktır ve tedavisinde de uzman bir kişiden destek almak oldukça önemlidir. Öncelikle ailenin bu bağımlılık türü ve sebepleri hakkında bilgi edinmesi ve çocuğun bu bağımlılığının sebeplerini uzmanla birlikte fark etmesi önemlidir. Sonraki aşamada çocuğun hayatı ve günlük aktiviteleri programlanmalı ve aile üyeleri de bu süreçte çocuğun etkinliklerine ortak olabilmelidir. Böylece çocuğun aile üyeleri ile olan iletişimi artacak ve sosyalleşmesi sağlanacaktır. Bu durum aile içinde yargılamadan, eleştiri yapılmadan konuşulmalı ve çözümleri için aile üyeleri birbirine destek olmalıdır. Çocuk yeni hobi edineceği alanlara yönlendirilebilir ve gerçek bir hayat, gerçek bir iletişim ile karşılaşması sağlanabilir. Ayrıca ailenin baskı ve zor kullanarak iyileşme/düzelme sürecine engel olması önlenmelidir. Teknoloji bağımlılığı davranışsal bir bağımlılık türüdür ve göz ardı edilmesi doğru değildir. Nasıl ki çocuklarında madde bağımlılığı gören ebeveynler duruma endişelenip çözüm yolları arama konusunda hızlı davranıyorsa bu bağımlılık türünde de yapması gerekenler bunlardır. Çocuğun sağlığına ve geleceğine zarar verecek her türlü şey fark edilmeli ve ihmal edilmemelidir.